Kaygı Bozukluğu Nedir?

Anksiyete (kaygı), huzursuzluk, endişe ve korku duygularıyla tanımlanan yaygın bir ruhsal bozukluktur. Kaygı bozukluğu nedir sorusuna verilebilecek başka bir çok yanıt da söz konusu olabilir. Kaygı bireylerin hayatta kalmak ve varlıklarını devam ettirmek adına varolan bir duygu olmasına rağmen, anksiyete yaşayan bireylerde artık kaygının şiddeti süresi ve sıklığı artmış ve işlevsellikte bozulmalar başlamıştır. Anksiyete psikolog ve ruh sağlı uzmanları desteği ile yönetilebilecek bir sorundur.

Hayatının herhangi bir döneminde kaygı bozukluğu yaşayan birçok kişi, tedavi edilebilir bir bozukluğa sahip olduğunu çoğu zaman fark etmez ve bu durum birçok kişinin bu bozukluğu yaşamasına rağmen tedavi seçeneklerine ulaşamamasına sebep olur.

Kaygı bozukluğu olan kişilerde sıklıkla depresyon gibi uzun süreçte beraberinde getirdiği ek tanılar vardır ve bu da  ilerleyen zamanlarda kaygının şiddetinin artmasına sebep olabilir. Çoğunlukla şiddetli anksiyete bozukluğu belirtileri ve panik ataklar bir uyarı işaretidir ve farkedildiğinde gerekli desteğin alınması oldukça elzemdir.

 

Kaygı Bozukluğu Belirtileri nelerdir?

Anksiyete bozukluğu belirtileri Spesifik semptomların türüne göre değişir, ancak tipik olarak anksiyete bozuklukları aşağıdakiler tarafından tanımlanır:

  • Huzursuzluk hissi
  • Korkuya kapılma
  • Detaylı düşünememe ve hatırlama zorluğu
  • Karamsarlık ve güçsüz kalma hissi
  • Kas gerginliği, terleme veya kalp çarpıntısı gibi fiziksel belirtiler
  • Boşluğa düşme ve içsel huzursuzluk
  • Yaklaşan tehlike duygusu
  • Sinirlilik
  • Uyku bozuklukları
  • Dar ve sık nefes alma

Kaygı bozukluğu  toplumda çok yaygın olarak görülmekte olup önemli işlevsel kayıplara neden olmaktadır.  Son yıllarda yapılan çalışmalarda hem bu bozukluğun yaygınlığını ve neden olduğu iş gücü kaybını hem de  kişilerin yeterli tedaviyi alamadığı ortaya koyulmuştur. Kaygı  bozukluklarının toplumda yaşam boyu yaygınlığı %13,6 ile %29 arasında değişmekle birlikte her on kişiden üçünde; ülkemizde ise daha yüksek oranda görülmektedir.  Yaşamın herhangi bir döneminde kaygı bozukluğu yaşayan insanların sayısının bu derece yüksek oranda olması, bu bozukluğun tedavisinin ne denli önemli olduğunu ortaya koyar.

Toplumda en sık görülen kaygı bozuklukları özgül fobilerdir ve bunu sosyal fobi izlemektedir.  Bunaltı (kaygı) bozukluklarına neden olan sorunlu temel düşünce yapıları genelde erken yaşlarda daha kolay oluştuğundan 10-25 gibi yaş gurubunda daha sık görülebilir, yani en riskli yaş grubu 25 yaşa kadar olan bireylerdir. Olguların %90’ında belirtiler 35 yaşından önce ortaya çıkar. Özgül ve sosyal fobi ise çoğunlukla çocukluk ve ergenlikte ortaya çıkar. Yaygın anksiyete  bozukluğu, panik bozukluğu ve agorafobi tipik olarak  geç ergenlik ve erken erişkinlikte başlar. İlk belirtilerin ortaya çıkması genellikle 25-30 yaş arasında olur. 30 yaş ve üstü ise çoğunlukla sosyal durumları, yaşam tarzları, stres durumu veya somatik sorunlardan dolayı kaygı bozukluğu gelişmektedir. Anksiyete psikolog ve psikiyatristlerin d es desteği ile kontrol altında tutulabilir.

Risk faktörleri

Bu faktörler, bir anksiyete bozukluğu geliştirme riskinizi arttırabilir:

Travmatik olaylar: İstismara veya travmaya maruz kalan veya travmatik olaylara tanık olan çocuklar, yaşamın bir noktasında anksiyete geliştirme riski daha yüksektir. Travmatik bir olay yaşayan yetişkinler de anksiyete bozuklukları geliştirebilirler.
Bir hastalıktan kaynaklanan stres: Sağlık durumunuz veya ciddi bir hastalığa sahip olmak, tedaviniz ve geleceğiniz gibi konularda önemli endişelere neden olabilir.
Stres oluşumu: Büyük bir olay veya daha küçük stresli yaşam durumlarının birikmesi, aşırı kaygıyı tetikleyebilir – örneğin, ailede bir ölüm, iş stresi veya mali durumla ilgili devam eden endişeler.
Kişilik: Belirli kişilik tiplerine sahip kişiler, anksiyete bozukluklarına diğerlerinden daha yatkındır.
Diğer akıl sağlığı bozuklukları: Depresyon gibi diğer akıl sağlığı bozuklukları olan kişilerde genellikle anksiyete bozukluğu da vardır.
Kalıtım: Anksiyete bozuklukları ailelerde ortaya çıkabilir.
Uyuşturucu veya alkol: Uyuşturucu veya alkol kullanımı veya kötüye kullanılması veya çekilmesi kaygıya neden olabilir veya daha da kötüleştirebilir.

Anksiyete Bozukluğu Türleri

Ruhsal Bozuklukların Tanı Ölçütleri (DSM-V) son versiyonunda çeşitli tipte anksiyete bozuklukları tanımlanmıştır.

  • Yaygın Anksiyete bozukluğu (GAD)
  • Panik Bozukluğu
  • Agorafobi
  • Toplumsal Kaygı Bozukluğu(Sosyal Fobi)
  • Özgül Fobiler ( Hayvan fobisi, Yükseklik, doğal afet korkusu, uçak, asansör kapalı alanlar, iğne gibi tıbbi müdehale korkusu vb.)
  • Ayrılma Kaygısı Bozukluğu
  • Seçici Konuşmazlık( Mutizm)

Sosyal fobi en yaygın kaygı bozukluğudur ve tipik olarak 20 yaşından önce kendini gösterir. Hayvan korkusu gibi özel veya basit fobiler ise, yaşamlarında özgül bir fobi olan on kişiden birinde görülür, çok yaygındır.

Anksiyete Bozuklukları ve Anksiyete Davranışları

Anksiyete bozuklukları normal sinirlilik veya kaygı duygularından farklıdır çünkü aşırı korku veya kaygı söz konusudur. Kaygıyı hafifletmenin bir yolu, kendimizi düşüncelere ve fiziksel semptomlara farklı şekilde yanıt verecek şekilde eğitmektir. Tipik olarak stres, stresli bir duruma veya dış baskıya orantılı bir tepkidir. Önemli bir iş görüşmesi veya girdiğiniz test hakkında endişeli hissetmek tamamen kabul edilebilir ve bazen bir avantajdır. Bir anksiyete bozukluğu, artan bir endişe hissi veya yaklaşan geleceğe dair açıklanamayan düşünceler olduğunda ortaya çıkar.

Yaygın anksiyete bozukluğu 

Bunaltı (anksiyete) korkuya benzeyen bir duygudur. Kişi bunaltıyor, sanki bir felakete olacakmış, kötü bir haber alacakmış gibi nedeni belli olmayan sıkıntı ve endişe duygusu olarak algılar ve tanımlar. Çok hafif gerginlik duygusundan vücudunun veya uzuvlarının kontrolünü kaybedecekmiş gibi aşırı panik derecesine varan değişik yoğunluklarda yaşayabilir. Ağır derecede olduğunda kişinin benliği bu ruhsal acı altında ezilir. Hasta bu sıkıntının giderilmesi için her şeye razı olduğunu anlatır. Bu yoğun korku şiddetli korkulu bir düşle uykudan uyandığımızda kısa süreli yoğun korkuyla kalbinizin göğüs kafesinden fırlarcasına çarptığı gibi bir korku olabilir. Bunun bir düş olduğunu anladığımızda rahatlarız işte kaygı anksiyete bireyin uyanık iken yaşadığı, daha uzun süren, kaynağı kişi tarafından açıklanamayan bazen yoğun ölüm korkusu, nefes alamama boğulma gibi panik nöbete kadar yükselen bir durumdur.

Yaygın kaygı(anksiyete) bozukluğu bazen madde kullanımı veya hipertroidi gibi başka hastalıklarda da ortaya çıkabilir hatta ek bir ruhsal hastalık bulunma oranı oldukça yüksektir. Başka bir deyişle yaygın anksiyete bozukluklarının çoğunda obsesif kompulsif bozukluk, hipokondriyazis(hastalık hastalığı), depresyon, alkolizm, ilaç bağımlılığı gibi durumlar birlikte bulunmaktadır.

Çocuklarda Kaygı Bozukluğu

Çocuğunuzda anksiyete bozukluğu nedir ve ne yapmak gerekir  sorusuna karşılık yardımcı olabileceğiniz bazı yollar şunlardır:

  • Eğitimli bir terapist bulun ve çocuğunuzu tüm terapi randevularına götürün.
  • Terapistle sık sık konuşun ve çocuğunuza en iyi nasıl yardım edebileceğinizi sorun.
  • Çocuğunuzun korkularla yüzleşmesine yardım edin. Terapiste çocuğunuzun evde pratik yapmasına nasıl yardımcı olabileceğinizi sorun.
  • Korku ve endişeyle başa çıkma çabaları için çocuğunuzu övün.
  • Çocukların duygular hakkında konuşmalarına yardımcı olun.
  • Dinleyin ve onları anladığınızı, sevdiğinizi ve kabul ettiğinizi bilmelerini sağlayın. Sizinle şefkatli bir ilişki, çocuğunuzun içsel güçler geliştirmesine yardımcı olur.
  • Çocuğunuzu ileriye doğru küçük adımlar atmaya teşvik edin.
  • Çocuğunuzun korktuğu şeylerden vazgeçmesine veya ondan kaçınmasına izin vermeyin. İleriye doğru küçük olumlu adımlar atmalarına yardımcı olun.
  • Sabırlı olun. Terapinin işe yaraması ve çocukların kendilerini daha iyi hissetmesi biraz zaman alır.

Kaygı Bozukluğunun Fiziksel Etkileri

Sıklık ve yaygınlık olarak %6 civarı saf yaygın kaygı bozukluğu olarak görülebileceği gibi başka psikolojik bozukluklara eşlik edebilir, kadınlarda iki kat daha sık görülür. Sıkıntıyı geçiren kişilerde yaşam kalitesini ciddi derecede bozabilir, işgücü kaybına neden olabilir ve bu kişilerde genel bir huzursuzluk, endişeli yüz, tedirginlik gerginlik, çabuk irkilme, çabuk kızma, sabırsızlık, bazen yerinde duramama, detaylı düşünememe veya hatırlayamama gibi durumlar vardır. Hastanın sesinde heyecanlı bir titreme, zor konuşma, ilişkilerinde endişeli, huzursuzdur. Kişi içinde korkuya benzer bir duygu olduğunu bunaltı göğüsüne bastırıyolar, karabasanlar yoğun bunaltı gibi kelimelerle sıkıntısını tarifler. Hastada ağır bir yılgınlık ve bunaltıya neden olduğundan sıklıkla ruhsal çökkünlük, depresif belirtilerle birlikte bulunur. Hastada unutkanlık, dikkatin çabuk dağılması, anlama ve öğrenmenin azalması gibi bilişsel yetilerde de bozulmalar olabilir.

 

Anksiyete(kaygı) bozukluğunda fiziksel belirtiler; kan basıncı yüksekliği, kalp atım hızının yükselmesi, çarpıntı, kas gerginliği, vücut kıllarının dikleşmesi, ağız kuruması, göz bebeklerinde genişleme, yüzde solma veya kızarma, terleme, sık idrara çıkma, sık dışkılama, öğürme ve kusma, hava açlığı, ellerde, ayaklarda soğukluk ve karıncalanma gibi tüm bu belirtiler organizmanın “tehlike karşısında kaçma veya savaşa hazırlanması” şeklinde oluşan; vücudun otonomik tepkisidir. Hastalar bu belirtilerin birini veya birkaçını yaşayabilir. Ancak yaygın kaygı bozukluğunda bunaltının nereden geldiği dış kaynaklı bir endişe verici durum veya olay olmaması yaygın kaygı bozukluğu olduğunu destekler.

Hastalarda genellikle yaşamsal olaylar karşısında ve ikili ilişkilerde çabucak kaygılanma, tedirginlik,gerginlik, terleme, sıcak soğuk basması, uyku problemleri, dikkatini toparlayamama, konsantrasyon sorunları, öfke ve huysuzluk görülebilir.

Kaygı Bozukluğu Belirtilerini Yönetme

Bu ipuçları belirtilerinizi kontrol etmenize veya azaltmanıza yardımcı olabilir:

  • Kahve, çay, kola, enerji içecekleri ve çikolata gibi kafein içeren yiyecek ve içecekleri kesme: Kafein ruh halini değiştiren bir ilaçtır ve anksiyete bozukluklarının semptomlarını daha da kötüleştirebilir.
  • Doğru yiyin, egzersiz yapın ve daha iyi uyuyun: Jogging ve bisiklete binme gibi canlı aerobik egzersizleri, stresi kesen ve ruh halinizi iyileştiren beyin kimyasallarının salınmasına yardımcı olur.
  • Uyku sorunları ve anksiyete bozukluğu sıklıkla el ele gider: İyi dinlenmeyi bir öncelik haline getirin. Rahat bir yatış için belirli bir rutin izleyin. Hala uyumakta zorluk çekiyorsanız doktorunuzla konuşun.
  • Reçetesiz ilaç veya bitkisel ilaç almadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışın: Birçoğu anksiyete belirtilerini daha da kötüleştiren kimyasallar içerir.

Anksiyete Bozukluğu Tedavisi

Kaygı bozukluğu olan hastaların büyük bir bölümünde bir başka bozukluk daha olur. Anksiyete bozukluğu tedavisi bazen bipolar bozukluk da kaygı şeklinde başlar psikolojik hastalıkların iç içe geçmesi nedeniyle konusunda uzman psikiyatrist ve psikologlar tarafından değerlendirilmeleri, gerekli testlerin yapılması çok önemlidir. Anksiyete psikolog desteği ile yönetilebilir. Çalışmalarda kaygı bozukluklarının iyileşme oranının yüz güldürücü derecede yüksek olduğu bulunmuştur.

Kaygı bozukluğuna paralel oluşan birçok rahatsızlık tipi sanal gerçeklik terapi yöntemleriyle de etkin bir şekilde çalışılabilmektedir. Kaygo bozukluğu psikolog ve/veya psikiyatrist desteğiyle aşılabilir bir sorundur.

Hakkımda